GÖNÜL SARAYI YERLE YEKSAN BU GÜN

İki cihan güneşi peygamber efendimiz HZ.MUHAMMED (SAV) efendimizin; mübarek elleri ile Kâbe'yi göstererek: ‘Ey Kâbe, sen Allah’ın evisin. Sen mübareksin fakat bir Müslüman, bir mü ‘minin kalbini kırsa 70 defa seni yıkmaktan daha büyük günaha girer.’ Buyuruyor.Abdullah-ı Dehlevî hazretleri de buyuruyor ki: Hiç kimseyi incitme!Netice olarak; kalp kırmamalı, hiç kimseyi incitmemelidir.Değil müminin kalbini, kâfirin kalbini bile incitmeye hakkımız yoktur.Kâfir bile olsa, hiç kimsenin kalbini kkırmamalıdır. çünkü kalp kırmak,Allahü teâlâyı incitmek demektir. Kalp, Allahü Teâlâ’nın komşusudur. Ev sahibine eziyet edenin komşusu da incinirAhmed Yesevî hazretlerinin buyurduğu gibi: “Kâfir bile olsa, hiç kimsenin kalbini kırma! Kalp kırmak, Allah ü Teâlâ’yı incitmek demektir.İmam-ı Rabbani Hz. Buyuruyor ki:‘Kalp (C.C.)’ü Teâlâ’nın evidir. (C.C.)’ü Teâlâ’ya kalbin yakın olduğu kadar hiçbir şey yakın değildir. Mümin olsun asi olsun hiçbir insanın kalbi incitilmemelidir.’Yunus Emre’nin de dediği gibi:Yüz kez hacca vardın ise yüz kez kaza kıldın iseBir kez gönül yıktın ise gerektir çekesin ahıSorun bana aklı eren gönül mü yeğ Kâbe mi yeğBen eydürem gönül yeğdir gönüldür hakkın durağıHasan Basri Hz.Bağlı olanı aç, açık olanı da bağla; kesenin ağzını aç, cömert ol dilini de tut, LÜZUMSUZ KONUŞMA.Hz. MEVLANA der ki:Seni dinlemeden kalbini kıran dostlarınla, yeniden dost olmak için hiçbir iyi neden yoktur.Yaşlısı genci artık kalp kırmaktan gönül saraylarını yıkmaktan yılan dilleriyle insanları zehirlemekten bin dost yetmez bir düşman çok olan bu zamanda düşmanları kendi dilimizle  seçen olmuşuz. Kırmıyormuyuz hepimiz bile isteye bir kalp yada hiç aklımızda yokken kırılıyor bir kalp biz bilmeden. Esir olmuyormuyuz ağzımızdan çıkan her söze bu yüzden. Kırılmıyormu her gün yeniden yok yere kalplerimiz. Hani Ebrehe vardı kabeyi yıkmak isteyen Allah ’ın izniyle kabeye dokunamadan helak olan. Bu gün bilerek gönül yıkan binlerce Ebrehe var hayatımızda malesef onlarla ve zehirleriyle yaşamak zorunda kalıyoruz. aynı evde aynı iş yerinde ve aynı dünyada Elimizden, dilimizden birşey gelmesede gönülden razı değiliz bu Ebrehe'lerden.Beş kuruş etmez insanlar arasında bas bas bağıran bir ses, aslında sinsi sinsi yılan dilini oynatan zehrini akıtan biri. Herbir söz, her bir bakış ve her bir kahkaha yaydan çıkan bir ok gibi tam on ikiden vuruyor kalbini. Her ok misli misli yaralıyor. Fırtınalar hazır bekliyor, kalbin köpürüyor, kabarıyor, kapkara bulutlar kaplıyor,  sonra yağmurlar dökülüyor gözlerinden. Kalp kırılınca gözyaşı denizinden bir ah gemisi çıkar yola. Gönlünden çıkanlar hızla yürür diline, yeryüzündeki en büyük bedduayı etmek istersin ama susmak zorundasın. Ve bir ah yükselir kırık kalbinden ahlar iletilir adaleti asla şaşmayan o en büyük hâkime, havale edilir ve biliyorsun hiç bir ah sahibinin peşini asla bırakmaz.

Aysun Karakoyun