Bayanların en çok
güzellik fobileri olduklarını hemen hemen hepimiz bilmekteyiz. Bayanların, erkeklerden
daha çok dış ve yüz bakımına önem verdiklerini ve bunların yollarının makyaj,
kremler vb. Maddelerle giderildiklerini düşünüyoruz. Bunun yanı sıra bilimsel
olarak, dudak öpücüğünün de yüz ve vücut güzelliğine de yaradığını belirtmek
isterim.
Bunu
şu şekilde açıklayalım:
Dudaklarımız derimizin
bir parçası değildir. Sindirim ve solunum sistemlerimizin bir parçası olan
ağzımızın içini kaplayan mukoza adı verilen bir tabakanın dışa dönük
uzantısıdırlar. Bu nedenle de renkleri tenimizin renginden farklı, biraz daha
kırmızımsıdır.
Birbirini seven bir
çiftin öpüşmesinin onlara haz verdiğini kimse inkar edemez ama ilkel
kabilelerde yaşayan insanların medeni dünyadan gelenlerin öpüştüklerini
görünce, birbirlerini yemeye çalıştıklarını sanıp şaşırdıkları da olmuştur.
Ne
var ki bu davranışların hepsinde de cinsellikten çok şefkat duygusu hakimdir.
Yapılan deneylerde,
öpüşme anında, ağız ve dudaklardaki sinir uçlarının uyarılması sayesinde nabzın
yükseldiği, kan dolaşımının hızlandığı, metabolizmanın canlandığı, adrenalin ve
mutluluk hormonlarının salgılandığı gözlemlenmiştir. Bunlar, cinsel güdü olarak
düşünülebilir. Fakat cinsel güdü manyetik olarak vücut reaksiyonlarının artması
ve heyecanın hat safhaya çıktığını sağlar. Bu da tende bulunan mikro organizmalara uyarı
göndererek, canlanmasını ve yenin yeni mikro organizmaların ortaya çıkmasını
sağlar. Dikkat ederseniz. Öpüşme esnasında vücut istekleri artmaya başlar. Bunun
nedeni, beyine ileti gidilmesi ve mikro
organizmalara uyarıcı göndererek canlanmasını sağlar. İlişki sonrası rahatlık
veya yorgunluk devreye girer. Bu hareketten oluşan yorgunluk veya rahatlık
değil. Vücutta bulunan canlıların yenilenmesinde kaynaklanmaktadır. Karşı cinsin bakterileri ve virüsleri bulaşarak,
etki göstermesini sağlamaktadır. Bu bakteri alış verişi canlıların takas usulü
olduğunu ve bedenende farklı verilerin geçmesine sebep olmaktadır. Bu da yeni
canlıların uyarılmasına ve güzelleşmenin belirtileri olarak bilinmektedir.
Bunun
yanı sıra nelerde etki gösterdiğine bakalım.
Öpüşme sırasında yirmi
dokuz yüz kasının gerilip gevşemesi, yaklaşık on beş kalori harcanması,
bağışıklık sisteminin güçlenmesi, hücre yenilenmesinin hızlanması ve en
önemlisi, ruhsal rahatlama sayesinde öpüşmenin doğal bir tedavi yöntemi olarak
kabul edilebileceği ileri sürülmektedir.
Öpüşmenin
etkili yolları şunlardır:
Her 3 insanlar 2'si öpüşürken başlarını sağa ve sola doğru yatırıyor. Sıradan
basit öpüşme esnasında iki kas, tutkulu bir öpüşme esnasında ise tam 34 kas
çalışmaktadır. Parmak izleri ve kar taneleri gibi dudak izlerinin de
birbirine benzeyeni yoktur. Öpüşmek hastaların iyileşmesini sağlar. Öperek kucaklama
hareketi cildin gelişmesini sağlar, diş sağlığını korur, baş
ağrılarını azaltabilir. Bir insan ömürüm 336 saati öpüşmekle geçmektedir. İnsanların öpüşme
şekilleri kişisel özelliklerini yansıtmaktadır. Öpüşmek insanları heyecanlandırır.
Paraşütle atlamak, koşmak, bungle jumping yapmanın verdiği heyecanı verir. Dünya
genelinde yapılan araştırmaya göre kadınlar evlenmeden önce ortama 29 erkekle öpüşmektedir.
Çıkarken partnerini öpen erkeklerin geliri, öpmeyenlere
göre daha yüksektir. Bedenin daha ileri seviyede gidildiğini ve güzelleşmeye
sebep olduğunu göstermektedir. Bayanın yüz şekline canlılık katarak, daha çok
güzelleşmesini sağlar. Sivilce, leke, kırışıklıkları giderir.
Araştırmacı Yazar: Hikmetullah Yetkin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz, Editör Tarafından İncelendikten Sonra Yayınlanacaktır.